11 Mart 2014 Salı

Memleketin çivisi çıkmış sözü ne kadar haklı bir sözdür arkadaşım.
 Yazık. 
Gerçekten bu ülkede yaşamaktan utanıyorum.
Hepsi senin yüzünden
 #katildevlet,

4 Ocak 2014 Cumartesi

2014

İçimden yeni yıl yazısı yazmak dahi gelmiyor. 
Uğursuzluğuna inandığım seneyi kapattık. 
Yeni yıldan, sağlık, huzur, istiyorum. 
Anneannemin ve tüm sevdiklerimin yokluğuyla karşı karşıya gelmiceğim bi'sene olsun.
O kadar.

Hepinize iyi seneler.

10 Temmuz 2013 Çarşamba

TATİL

Şu sıralar pek dertliyim. Aslında türlü türlü güzellikler olurken, yaz okulun varlığı, tatilin yokluğu ve hatta Adana sıcağı beni mahvediyor.

Onun dışında Çınarla aramız her zamanki gibi gel gitli. Bazen o kadar sinir oluyorum ki, Çınar'ın yurt arkadaşı  Çınar'ı arayıp naptın sen bu kıza diye ayar veriyor :D:D:D Artık herkes öğrendi bizi ve dalga konusu olduk. 3 gün süper iyiler. 2 gün atışmalı, 2 gün sorun tartışarak geçiriyorlar diyooolar bizim için. Neyse, Nizip'e gitmedim, Hatay'a da. Çünkü Pelas geldi, epey kaldı. Vizelerden sonra kaçıcam bi' geceliğine Pelas'ın yanına. Çınar bu haftasonu Antep'e geçiyor ve diyor ki; sen Antep'e gel bir gece kal, sonra Nizipliyi alıp ya da ikimiz Mersin'e gidelim ordan ben seni Adana'ya bırakıp Antep'e geçeyim 3 gün geçirmiş olalım.

Güzel plan. Ama bu sıcakta Mersin'e gitmek bile işkence yoksa yazokuluyla birlikte git-gel yaparım ne ki trenle. Ama üşengeçlik. Hep sıcaklardan. Ki zaten 2-3 gün gittim Mersin'e. Tatile doydum diyebilirim. Ben böyle diyince iyi o zaman, bayramdan sonra geliriz yurtarkdaaşıyla dedi, canıma minnet. Yurt arkadaşıyla aramız çok iyi ve hatta Çınar'ın onca arkadaşı arasından bi' onla iyi.

Neyse dostlar, ortaokul arkadaşlarım gelicek, evi toplayıp bi sinema akşamı geçirelim.



16 Mart 2013 Cumartesi

Çınar, Pelas, Antep, Nizip, Hatay

Çınarla konuştuk, saatlerce süren tartışmamızdan sonra şu sonuçlar çıktı ortaya.

Çınar,
-  Benden de Antepteki kankasından da kaçıyor.Ne Anteptekine, ne bana oynayamazmış. Anlıyormuşuz. Üstelik, herkesin yüzüne mutluluk saçabilir bize yapamazmış. Yapamıyor da olabilir.

-Çınar'ın benden ciddi ciddi kaçmasının sebebi, gerçekleri yüzüne vurmammış. Dost acı söyler, üzgünüm seni boş teselli edemezdim. Kabullenmen gerek derken bile akıyordu yaşlar.

- Aramız iyi sayılır, morali de eh işte. Daha konuşkan.

- İlk olayı anlattığında istanbula gider gitmez kendisine aktivite bulmasını söylemiştim. Buldu. Kafası dağılıyor hiç yoktan.

- Yurt arkadaşının Çınar mevzusunda desteği takdire şayandı. Çınar'ın yapması gereken her şeyi o yaptı. Üstelik hiç yüzyüze görüşmemişken. Söyleme dediğim hiçbir şeyi söylememiş, Çınar delirdi :D:D:D

- Vizelerden sonra Antep'e gidiyorum. Ama Çınar'a değil, Nizip'e. Sınıfta Nizipli bir kız var, ailesiyle tanışıcam. ^.^

-Ordan Hatay'a geçip kızlarda kalmak gibi bir düşüncem var. Ama net değil.

- Hataydaki tayfam Adana'da. Dün Pelas ve iskenderunlu ev arkadaşı Adana'ya geldi. Beraberdik. Anılar, anılar. Nizipli yanımızda sıkılsa da, Pelasla uyuşmasalar da yapacak bir şey yok. Hepsi benim bebeklerim.

- Yakın zamanda Şanslı Kediyle görüşücem. Yani ayarlayabilirsek, sürekli bir şey çıkıyor deliriyorum. Çok özledim. :(




6 Mart 2013 Çarşamba

Uçurum giriyor aramıza, farkında değil.

Çınarla aram gittikçe geriliyor. Evet konuştu, evet derdini anlattı, evet beni yanında istedi. Ama şartlar beni antep'e sürüklemedi. Daha doğrusu benim şartlarım tamamdı, Çınarınkiler uygun değildi.

Sonuç Çınarla 3 hafta önce en son görüştüm. Ve yaklaşık 10 gündür sesli konuşmuyorum ve 1 hafta önce geçen seneki yurt arkadaşıyla olan toplu whatsapp konuşmamızda çınarla görüşmicem mesajıma 4 gün sonra yani 3gün önce yanıt verdi. GÜNAYDIN ÇINAR dedim.

Sonuç ondan sonra, bok kafa smile ı yollayıp bu çınar dedim. Twitterda sataştım, lanet facebookumu açıp dikizledim. Yapmadığım şaklabanlık kalmadı ama o benim sinir sistemimi alt üst etmeye yemin etmiş durumda.

Çınar'dan asla ve asla vazgeçmiyorum. Biliyorum verdiği değeri,onun da psikolojisinin etkileri bunlar ona da kabul amaaa ben bana bunu yapma dediğim halde yapınca deliriyorum.

Ben naptım, toplu konuşmada apaçık bir süre çınarla görüşmücem, yurtarkadaşı sen bana özelden yaz bir şey diyeceğinde dedim.

Noluyor diye sordu, çınarın psikoloji bozuk gitsin antepteki kankası çözsün ben yardımcı olamıyorum, o çocuk istanbula geldiğinden beri görüşmüyoruz resmen. bundan sonra böyle, tek kelime etme silerim seni de defterden dedim. Netim.

Sonra bugün toplu konuşmayı sildim yani gruptan çıktım. Ve kocaman gruptan çıktı yazısını gördü.

Aramıyorum, sormuyorum, mesaj dahi atmıyorum.

O ararsa, görecek bunların bedelini.

Yeter, benim de alt üst olan psikolojim var.

16 Şubat 2013 Cumartesi

Çınar gitti, ardından her şey...

Çınar gelmeden tribe bağlamıştım zaten. Önce gelmeyecek diye, sonra benim yüzümden gelecek diye, sonra kıskançlığım yüzünden.

Emin olduğum tek şey, nolursa olsun dostluğumuza zarar gelmeyecek olmasıydı, babam kadar kaprislerime katlanan biri varsa o da Çınardır. Gayet net. Çocukluktan gelme, birlikte sorunları yaşama, kimseye anlatamadığımızı birbirimize anlatmaktan geliyor olsa gerek bizi bu kadar bağlayan.

Ben çok net hatırlıyorum, liseye şehir dışına gidip ailesi daha burdayken yurtta kaldığında fısıl fısıl konuşmalarımızı. Gecenin bir yarısı arayıp Marple çok kötüyüm diyip sessizce akıttığı gözyaşlarını. Az uykusuz kalmadık biz.

Dostluk emekti ve onca soruna ve mesafeye rağmen biz bu emeği veriyorduk, netti.

Çınar geldi, ben okuldan çıktım okulun civarında bir kafenin önünde beni bekliyordu. Sarıldık. Neyin var senin, yine tribe bağlamışsın dedi. Anlattım. Özür diledim. Unuttuk gitti sonra. İşin özü güzel bir gün geçirdik.Dolu dolu.

Akşam yemekten sonra geri dönecklerdi. Gece yarısı telefonum çaldı. Ama uzun uzun değil. Çınar'ın çaldır kapat huyu yoktur. Eğer dakikası yoksa, mesaj atar beni ara diye. Neyse merak ettim aradım, meşgule attı. Yoldayım dedi.

M: Noldu?
Ç: Kaçta uyursun?
M: Uyanığım daha.
Ç: Kaç gibi uyursun.
M: 1-2 saat daha uyanığım. (saat 00:30a geliyordu.)

1 saat geçti varınca mesaj at dedim. Geri dönmedi. Çınar şunu yapmaktan vazgeç beni merakta bırakma. dedim Antep'e yeni giriyorum dedi. İyi dedim.

Eve vardı. Aradım hemen, konuşmasak daha iyi dedi. Noluyor dedim. Canını sıkan şeyi anlattı. Çok mutsuzdu ve sorununu söylemek dışında konuşmaya yanaşmıyordu. İlk gün uzun uzun mesajlaştık. İkna etmeye, sakinleştirmeye çalıştım. Ben uyusam iyi olacak diyip uyudu sabahın 4ünde.

Ben mi? Kıvrandım, sabahı sabah ettim. Uyanır uyanmaz, tekrar mesaj yolladım. Yanıt gelmedi. Öğlen yolladım. Geçiştirdi. Akşam ufak bir kaç gelişme olduğunu ama iyiye gitmediğini söyledi. Yine konuşmadı benimle.

En son dayanamayıp, benden bile kaçıyorsun. İçine atıyorsun. Sen böyle değildin. Korkutuyorsun beni dedim. Benimle alakası olmadığını söyledi. Biliyordum. Benim kıskançlıklarım, tavrım, tribim kaprisim onu güldürürdü bazen kızdırırdı ama canını yakmazdı. Emindim buna. Ama durum ciddiydi. Çınar ilk defa benden kaçıyordu. Benden kaçan herkesten kaçardı.

Sonra dedim ki, seni aramıyorum, mesaj da atmıyorum. Sen bana dönene kadar ses etmiyorum. Ne zaman istersen, mekan, zaman, aile hiç fark etmez. Sadece dön bana dedim. İyi geceler dileyip uyudu.

Diyemedim ki, sen mutsuzsan ben de mutsuzum. Elimden beklemekten başka bir şey gelmiyor. Antep'e gitmeyi düşündüm. Ama durum buna müsait değildi. Arayıp daha çok canını sıkmak da istemiyorum. 2gündür telefon ekranına bağımlı yaşıyorum.

12 Şubat 2013 Salı

ben geldim, ardımdan ÇINAR geliyor!



Direksiyon sınavında kalmıştık en son, geçtim hatta tam olarak 13 günlük ehliyetliyim. Sonra bütler vardı, onlarda sırf fdler ff olmasın diye gittim ve hala fdliğini koruyor. 2dersim kaldı, yaz okulu aklar onları.

Geçen sene bu zaman ben Hatay'da okurken bunalıp Çınar'ın yanına gitmiştim malum. Sonra o gelmeden bir daha gitmicem antepe desem de dayanamayıp gitmiştim. Benim yüzümden geldiği için. Neyse ondan sonra, Çınarın sömestr tatilinin bütler harici 1.5 ay bütlere kalmazsa 2 ay oluşundan tavrım netti, ADANAYA GELİNECEK. YOKSA BİLMEM.

Bunları da anlatmıştım gerçi ama dün ben ortaokul arkadaşlarımla bi' kafede otururken, -ki o kafede CYK'yı gördüm ve öptüm!- bir telefon geldi. Çınar'ın geçen seneki yurt arkadaşı. Korktum bir şey oldu sandım, çıktım sesli ortamdan konuştum. Gülerek, ben nerdeyim bil bakalım dedi. Antepte misin dedim. Bu kadar çabuk tahmin etmeni beklemiyordum ama dedi. Ben sinirlendim, bozuldum, kıskandım. Bunları da söyledim, yanınızda olmak için neler vermezdim tarzı.

Aradan bir saat geçti Çınar aradı. benim haberim yoktu. YARIN ADANAYA GELİYORUM BEN 2 GÜN ADANADA KALACAM dedi. Sebep dedim, babası adana üstünden izmire gidecekmiş. O getirip götürcekmiş, bu sayede arabalı olacakmışız ve adanada yatılı kalabilecekmiş. İyi dedim, gel.

Dün canım çok sıkkındı. Kendimi kötü hissediyordum bu kadar baskı kurduğum için. Bir yandan da mutluydum değer verdiğini gösteriyordu bu. Sonuçta zorunda değildi ama kırmıyordu beni.

Neyse bu gece Adana'ya gelecek yarın tüm gün bizim. Okul mu? Tabii ki de ekilecek :D